İş ya da staj başvurusu yaparken, bizlerden ilk istenilen şey özgeçmişlerimizdir. Değerlendirmeyi yapacak olan kişiler öncelikle kişisel bilgilerimizi, aldığımız eğitimleri ve varsa iş tecrübelerimizi incelerler. Sonrasında şirketleri için uygun olan özgeçmişleri bir üst aşamaya taşırlar. İşte tam da burada dikkat edilmesi gereken nokta; adaylar ile şirketler arasında kurulan bu temasın pozitif ilerlemesi için hazırlanan özgeçmişlerin doğru bir strateji çerçevesinde oluşturulması gerektiğidir.
Özgeçmiş hazırlarken ilk olarak hangi başlıklara yer vereceğimizi belirlemek işimizi oldukça kolaylaştıracaktır. Bu başlıkları şöyle sıralayabiliriz:
- Kişisel Bilgiler: Ad Soyad, Doğum Tarihi, e-mail Adresi, Telefon Numarası, TC Kimlik Numarası (Şirketler bu bilgiyi mutlaka sizden almak isteyecektir.), İkamet Adresi
- Eğitim Bilgileri: Lise, Lisans, Yüksek Lisans, Doktora
- İş Deneyimi: Staj veya profesyonel olarak çalışılan şirketin adı, çalışılan pozisyon ve görev tanımı
- Yabancı Dil Bilgisi: Bilinen yabancı diller ve seviyesi ya da dil belgeleri
- Alınan Eğitimler ve Sertifikalar
- Mesleki Nitelikler
- Gönüllü Yapılan Çalışmalar: Öğrenci Kulüpleri, Vakıflar, Dernekler, Toplum Yararına Yönelik Uygulanan Faaliyetler, vb.
- Referanslar
- Ön Yazı
Bu ana başlıklara ek olarak fotoğraf, seyahat durumu, ilgi alanları, hobiler, medeni durum, sürücü belgesi, engel durumu (varsa), askerlik durumu (erkekler adaylar için), ücret beklentisi gibi alt başlıkları da özgeçmişimize ekleyebiliriz. Böylelikle özgeçmişimizi değerlendirenler, şahsımızla ilgili daha ayrıntılı bilgiye sahip olurlar.
Profesyonel iş hayatında İnsan Kaynakları birimleri ya da ilgili değerlendiriciler, adayların özgeçmişlerini incelerken öncelikli olarak hangi okul ve bölümden mezun olduklarına (ya da devam ettikleri eğitimlere), not ortalamalarına, iş tecrübelerine ve yabancı dil seviyelerine odaklanırlar. Şirketin beklentileri ile adayların sahip oldukları bu temel niteliklerin birbirini tamamlamaları durumunda adaylar ön değerlendirmeyi başarıyla geçmiş olurlar.
İlk aşama sonrasında havuzda toplanan özgeçmişler; alınan eğitimler, sahip olunan sertifikalar, edinilen mesleki nitelikler ile askerlik durumu gibi diğer özelliklere göre tekrar değerlendirmeye tabi tutulur. Tüm bu ayırt edici noktalar, adayların şirketlerle yüz yüze gelecekleri mülakata davet edilmelerini sağlar. Bu sebeple adayların eğitim hayatları boyunca aldıkları eğitimleri ve sahip oldukları yetkinlikleri mutlaka özgeçmişlerinde detaylı bir şekilde belirtmeleri gerekmektedir.
Mülakat esnasına gelindiğinde; İnsan Kaynakları uzmanlarının ya da değerlendiricilerin ilk beklentisi, adayın kendisini tanıtmasıdır. Değerlendiriciler, adayların özgeçmişinde yazdıkları bilgileri, bir de kendisinden duymak isterler. Çünkü değerlendirici için adayın özgeçmişinde ne yazdığından ziyade, kendisini hangi sözlerle, nasıl ifade ettiği önem taşır.
Değerlendirici, sonrasında başvuru sahibinin eğitim durumunu, iş tecrübelerini ve sahip olduğu nitelikleri sorarak mülakata devam eder. Bu ana kadar yapılan görüşme, aslında adayın özgeçmişinde belirttiği bilgilerin teyit edilmesi şeklinde ilerler. Bundan sonraki aşamada ise adayın birikim ve karakterinin, başvurduğu şirketin ve üstleneceği işin kültürüne uygun olup olmadığına bakılır.
Üniversite hayatı boyunca ya da yaşamımızın farklı dönemlerinde içinde bulunduğumuz gönüllü çalışmalar; sosyal yönümüzü, takım çalışmasına olan bakış açımızı, yardımsever özelliğimizi ve insan ilişkilerinde ortaya koyduğumuz tavrımızı yansıtır. Şirketler ekiplerine dahil edecekleri çalışanların, mevcut ekiplerine hızlı adapte olmasını, gelişime açık ve yeni durumlara kolaylıkla uyum sağlayabilmesini isterler. Mülakatın bu aşaması, aday ile değerlendirici arasındaki bağın oluşması açısından kritik önem taşır.
Ayrıca hobiler ve ilgi alanları da, adayların sosyal hayatlarındaki yaşam ve karakter modelinin tüyolarını değerlendiricilere sunar. Bu iki alan, değerlendiriciyle arasında duygusal bir entegrasyonun oluşması açısından adaylara önemli bir avantaj sağlar. O yüzden farklı hobilerimizin ve ilgi alanlarımızın olması, bizi diğer adayların bir adım önüne taşıyabilir.
İş yerinin açtığı bir pozisyon için bazen binlerce başvuru yapılmaktadır. Bu başvurular içinden sadece şirketlerin beklentilerine uyum sağlayan adaylar diğer değerlendirme aşamalarına geçebilirler. Bu sürecin sonunda da yalnızca bir aday istihdama hak kazanır.
Bu yüzden özgeçmişlerimizi hazırlarken, kendimizle ilgili tüm bilgileri doğru ve detaylı bir şekilde yazmalıyız. Özgeçmişimizde başlıkların altlarının boş olduğunu ya da zayıf kaldığını hissediyorsak, mutlaka kendi öz değerlendirmemizi yapıp, eksiklikleri tamamlamamız gerekir. Çünkü iyi hazırlanmış bir özgeçmiş, başvurduğumuz şirketle aramızdaki köprüdür.
Uğur Karaboğa